Saç dökülmesi günümüzde en sık karşılaşılan estetik sorunlardan biridir ve çoğunlukla erkeklerin yaşadığı bir sorun olsa da zaman zaman kadınları da etkileyebilmektedir. Uzmanlar günde ortalama 50 ila 100 tel saç kaybettiğimizi belirtiyor. Eğer saç dökülmesi bu ortalamayı aşarsa bir uzmana başvurmanın vakti gelmiş demektir. Aslında günlük saç dökülmesi genel saç hacmimizi etkilemeyen, fark edilmeyen bir süreçtir. Her saç diğer saçlardan bağımsız olarak doğar, büyür ve yaşam döngüsünü tamamlar. Saç lifinin yaşam döngüsü üç aşamadan oluşur: büyüme, gerileme ve dinlenme. Her folikül 25 ila 30 yeni saç üretebilir ve her yeni saçın bu üç aşamayı periyodik olarak tekrarlaması ile yaşam döngüsü tamamlanır. Ancak bazen daha fazla saç kaybettiğimizi düşünebiliriz. Mevsimsel değişiklikler, yoğun stres anları, hormonal değişiklikler (doğum, menopoz vb.) veya dengesiz beslenme gibi faktörler saç telinin dinlenme süresini uzatarak günde ortalama 100 folikülün üzerinde kayıplara neden olabilir. Öncelikle yukarıda saydığımız sebeplerden kaynaklanan saç dökülmesini daha ciddi bir durum olan kellik veya androgenetik alopesiden ayırmak önemlidir. Kellik, belirli hormon düzeylerinin, genetiğin ve yaşın etkileşimi sonucu oluşan ve kaybedilen saçların bir daha çıkmaması sonucu ortaya çıkan bir durumdur.

Saç dökülmesi durumunda ne yapılmalı?

Saçlarda seyrelme fark edildiğinde dermatoloğa başvurulmalı ve nedenleri iyice araştırılmalıdır. Muayenelerin ardından uygun bir tedavi önerilecektir. Saç dökülmesinin kökeninde hormonal bir sorun varsa genellikle ilaç tedavisi önerilirken, dökülmenin nedeni beslenme ise eksik besin maddelerinin yerine konması için uygun bir diyet önerilebilir.

Şampuanlar mı yoksa losyonlar mı?

Şampuanlar veya losyonlar genellikle gerçek bir tedavi değildir, ancak çoğu zaman reçete edilen tedaviyi desteklemek için kullanılır. Özellikle mevsimsel saç dökülmesi, strese bağlı saç dökülmesi, dengesiz beslenme veya doğum sonrası saç dökülmesi gibi durumlarda kullanılabilirler.

Saç ekimi ne zaman gereklidir?

Saç dökülmesinin lazer tedavileri veya PRP (trombositten zengin plazma) gibi çeşitli tedavileri vardır. Androgenetik alopesi durumunda en iyi tedavi çoğu zaman sağlıklı foliküllerin mikrogreftlerle nakledilmesi olabilir. Ensedeki saç genetiği daha sağlıklı ve daha dayanıklı olduğundan bu kökler genellikle ense bölgesinden alınır. Ekilen kökler özel cihazlar kullanılarak tamamen ağrısız bir şekilde saç dökülmesi veya seyrelmesi olan bölgelere yerleştirilir. Saç ekimi lokal anestezi altında yapılan bir mikrocerrahi operasyondur. Sonuçlar şaşırtıcı derecede doğaldır, saçlar normal şekilde uzar ve saç dökülmesi riski olmadan kalıcı bir sonuç elde edilir.

SAÇ EKİMİNDE KULLANILAN TEKNİKLER

EN İYİ ARAŞTIRMA

12 yılı aşkın medikal grup deneyimimiz boyunca saç ekimi alanındaki yenilikleri sürekli araştırıyoruz. Tıbbi gelişmelere ayak uyduruyor ve tesislerimizi günümüz teknolojisine uyum sağlayacak şekilde geliştiriyoruz. Çoğunlukla FUE tekniklerini kullanıyoruz, bu teknikler mükemmel sonuçlar veren minimal invaziv prosedürler olarak popülerdir; ayrıca FUT teknikleri gibi ameliyat sonrası iz bırakmazlar.

HANGİ TEKNİKLERİ KULLANIYORUZ?

FUE Teknolojisi (Foliküler Ünite Ekstraksiyonu)

FUE saç ekimi kan testleri ve uzman ziyareti ile başlar. Test sonuçları olumlu ise tedaviye başlanır. Uzman saç ekiminin yapılacağı hedef bölgeyi işaretler. Ekilecek greftler bu bölgelere göre hesaplanır. Lokal anestezi sonrasında “at nalı” adı verilen donör bölgeden (ense ve kafa yanları) mikromotor ile kökler tek tek alınır. Hasat, boyutu 1 mm'den küçük olan keskin uçlarla yapılır. Uç boyutunun iyileşme süreleri üzerinde büyük etkisi vardır. Foliküller iposol veya soğuk izotonik sıvı adı verilen özel bir sıvı içinde saklanır. Alınan greftler 2-3 adet saç teli içerebilir. Bu aşamada köklerin zarar görmemesi ve dikkatli bir şekilde ayrılması önemlidir. Hasat aşaması tamamlandıktan sonra uzman kişi hemen ekim için mikro kanalları açmaya başlar. Bu süreç de büyük bir özen ve dikkat gerektirir ve en az donör toplama kadar tecrübe gerektirir. Kanalların doğru boyut, derinlik ve açıda olması sonucun başarısı için önemlidir. Bu da saçların doğal görünmesini sağlar. Greftler tek tek yerleştirilir. Greft sayısı ekim sayısını belirler, genellikle bir saç ekimi operasyonunda ortalama 4000/6500 greft ekilir ve tedavi 7 ila 10 saat sürer.

Üstün FUE (Safir Uç)

FUE Zümrüt Tekniğinde çelik uçlu neşter yerine değerli mavi zümrüt uç kullanılarak köklerin yerleştirileceği mikro kanallar açılır. Bu yenilik iyileşme sürelerini kısaltır ve kabuk oluşumunu en aza indirir çünkü zümrüt uç tasarımı, geleneksel çelik uçlu neşterlere göre daha küçük mikro kanal açıklıklarına olanak tanır. Zümrüt Uçlu FUE'nin Avantajları: Kaliteli özellikleri sayesinde titreşimi azaltarak travma ve kafa derisi dokusuna zarar verme gibi komplikasyon riskini büyük ölçüde azaltır. Daha küçük ve daha hassas mikro deliklerle daha yoğun bir ekime olanak tanır; bu yoğunluk ileri derecede kelliği olan kişilerde bile saç ekimine olanak sağlar. Daha yoğun bir yoğunluk daha doğal bir görünüm sağlar.

DHI Teknolojisi (Doğrudan Saç Ekimi)

Saç ekim yöntemi olan DHI, İmplanter Kalemi veya CHOI kalemi gibi isimlerle de anılmaktadır. Kore'deki Kyungpook Ulusal Üniversitesi tarafından geliştirilmiştir ve saç ekimi için en ileri teknolojilerden biridir. FUE veya FUT tedavilerinde donör bölgeden alınan köklerin hedef bölgelere nakli, mikro kanalların manuel olarak açılmasını gerektirir. Choi Pen yönteminde ise köklerin ekimi mikro kesiler yapılmadan doğrudan yapılır; Uzmanlar kalem şeklindeki bu aletle kanalları oluşturur ve aynı anda kökleri ekerler. Dolayısıyla DHI tekniğinin en büyük avantajı alıcı bölgede mikro kanalların oluşturulması ve ardından köklerin ekimi gibi iki ayrı aşamaya gerek olmamasıdır. Kalemin sivri ucu sayesinde kökler doğrudan alıcı bölgeye yerleştirilir. Kullanılan ekstraksiyon yöntemi her zaman FUE olduğu için saç ekim yöntemi olarak CHOI kalem tekniğinin FUE'ye dahil olduğunu ancak folikül yerleştirme yönteminin değişiklik gösterdiğini belirtelim. Her ikisi de işlem sırasında birleştirilebilir. DHI tedavisinin cilt üzerindeki etkisi en az invaziv yöntem olduğundan minimaldir. DHI tekniğinde kanama minimum düzeydedir ve iyileşme süreleri daha kısadır. Operasyon süresi 6 ila 8 saat arasında değişmekte olup tek seansta ortalama 4000/4500 kök ekimi yapılmaktadır.

Aşırı DHI

Extreme DHI tekniği, DHI tekniğinin aynı adımlarını takip eder ancak uzmanın tek seansta 10-12 saatte 5000 kök nakli yapmasına olanak tanır.

SAÇ EKİMİ ÖNCESİ ÖNERİLER

Teknolojideki gelişmelere ve giderek uzmanlaşan doktorlara rağmen saç ekimi hala dikkate alınması gereken önemli bir karardır. Uzmanlardan oluşan ekiplerimiz, nakli mümkün olduğu kadar konforlu hale getirmek için en üst düzeyde profesyonellik sunuyor; yine de nakil öncesinde ve sonrasında en iyi şekilde hazırlanmanız için takip etmeniz gerekenlerin bir listesini sunuyoruz. Aşağıdaki bilgiler doktorunuzun vereceği talimatların yerine geçmez.

Öneriler

Herhangi bir ilaca alerjiniz varsa bize bildirin. Son kan testlerinizde anormal sonuçlar alıp almadığınızı bize bildirin. Herhangi bir hastalıkla mücadele ediyorsanız veya düzenli olarak ilaç kullanıyorsanız bize bildirin. Özellikle yüksek tansiyon, şeker hastalığı gibi bazı hastalıklar için ilaç kullanıyorsanız sağlık durumunuzu takip eden doktorunuzun saç ekimi işlemini bilmesi ve onaylaması gerekmektedir. Sağlıklı ve dengeli beslenme önerilir. Danışmanlarımız size bu bilgilerin yer aldığı bir anket verecek ve yine de kan testleri yapacak ve gerekirse bir uzmana ziyarette bulunacaktır. Danışmanlıklarımız ücretsizdir.

Operasyon öncesi dikkat edilmesi gerekenler

Operasyondan iki hafta veya en az 24 saat önce sigarayı bırakmalısınız. Sigara içmek iyileşme sürenizi uzatır, enfeksiyon riskini artırır ve folikül büyümesini etkiler. Operasyondan en az üç gün önce alkol almayı bırakmalısınız. Alkol içmek kanı inceltip nakil sırasında kanamaya neden olabilir ve nakil başarısızlığına yol açabilir. En az dört gün boyunca kahve ve diğer uyarıcıları kullanmayı bırakmalısınız. Bunlar anestezi sürecini etkileyen uyarıcılardır. Kanama riskini önlemek için aspirin, ibuprofen veya bazı vitamin kombinasyonları gibi kanı sulandırmayı kolaylaştıran ilaçları almayı bırakmalısınız. Sağlık durumunuzun ve tedaviye yanıtınızın bireysel olduğunu unutmayın. Doktorunuza danışmadan herhangi bir ilacı veya alışkanlığınızı değiştirmemeniz önemlidir.

SAÇ EKİMİ SONRASI ÖNERİLER

Ameliyat sonrası dönem saç ekiminin başarısı açısından oldukça hassas bir dönemdir. Bu süreç 12-15 ay sürebilmektedir ve siz sonuca ulaşana kadar danışmanlarımız her zaman yanınızda olacaktır. Sonuçlar hemen görülmez ve bu da hastalar arasında sıklıkla kafa karışıklığına veya şüpheye yol açabilir. Saçların iyileşmesi ve yeniden çıkması yavaş yavaş gerçekleşir; Başlangıçta ekilen greftler küçük yaralar olarak kabul edilir ve özel bakım gerektirir. Uzmanınız yapmanız ve yapmamanız gerekenleri detaylı bir şekilde anlatacaktır; Herhangi bir karışıklık veya anlayış eksikliği durumunda danışmanlarımız devreye girecek ve gerekirse doktorunuzla aranızda köprü görevi görecektir. Foliküllerin iyice yerleşmesi yaklaşık iki hafta sürebilir, bu nedenle tıbbi talimatları dikkatle takip etmek ve saçınıza zarar verebilecek alışkanlıklardan kaçınmak çok önemlidir. İlk iki ay saç dökülmesi yaşayabilirsiniz; Buna şok saç dökülmesi denir ve birkaç hafta içinde saçlar yeniden uzamaya başlar. Kişiden kişiye değişmekle birlikte ilk 3-4 ay içerisinde ilk sonuçları görmeye başlayabilir, 12-15 ay içerisinde ise nihai sonuca ulaşabilirsiniz.

Ne yapmalıyım?

Yaraların hızla iyileşmesine ve folikül büyümesinin artmasına yardımcı olmak için doktorun önerdiği tedavilere ve ilaçlara devam edin. Reçete varsa vitamin alın. Şişmeyi önlemek için ilk 48 saat bandana takılması tavsiye edilir. İlk 3 gün mümkün olduğunca başınızı eğmekten kaçının ve alın ve göz bölgesinde şişliğin oluşmaması için çene ile yer arasında paralel bir çizgi tutun. İlk 5 gün başınızı yarı dik tutacak şekilde iki yastıkla uyumak şişkinliği önleyecektir. On gün sonra egzersizlerinize başlayabilir, spor salonuna gitmeyi bir ay erteleyebilirsiniz. Aşırı terlemekten kaçının. Kıyafet giyerken ve çıkarırken kafa derisine doğrudan baskı yapmamaya dikkat edin.

Nelerden Kaçınmalıyım?

Saç ekiminden sonra 72 saat boyunca saçlarınızı yıkamaktan kaçının. (Klinikte tek yıkama yapılacaktır.) Saçlarınızı yıkarken medikal şampuan kullanın, kimyasal şampuan kullanmayınız. 5 gün boyunca alkol tüketmeyin. Üç ay denizde, iki ay havuzda yüzmekten kaçının. En az bir ay boyunca güneş ışığından, sıcaktan ve yüksek nemden kaçının ve dışarı çıktığınızda tıbbi şapka takın. En az bir ay boyunca hamam ve sauna kullanmaktan kaçının. Ekilen köklerin zarar görmesini önlemek için doğrudan yağmur veya toz altında durmaktan kaçının. Bir hafta boyunca cinsel ilişkiden kaçının. Mümkün olduğunca sigara içmekten kaçının.

SAÇ EKİMİ CERRAHİSİ

Birinci Aşama

Donör alanın yoğunluğu, ekim yapılacak alan ve alınacak kök sayısı belirlenir. Hedef alan işaretlenmiştir.

İkinci Aşama

Hasta gerekli tetkik ve kontrollerden geçirilir; kan testleri ve bazı dermatolojik muayeneler yapılır.

Üçüncü Aşama

FUE saç ekimi tekniği uygulandığı takdirde saçlar tamamen tıraş edilir. DHI veya Robot tekniği kullanıldığında sadece donör bölge tıraş edilir, böylece folikül çıkarma işlemi kolaylaşır. Hasta lokal anestezi ile uyuşturulur.

Dördüncü Aşama

Bu aşamada doktor, Mikro Motor kullanarak kökleri donör bölgeden çıkarır ve onları uzun süre canlı tutacak özel bir sıvı olan hiposol veya soğuk izotonik sıvılara koyar.

Beşinci Aşama

Bu saç ekimi aşamasıdır. FUE tekniği kullanılıyorsa kanallar açılır ve çıkarılan kökler medikal pens kullanılarak bu kanallara nakledilir. DHI tekniği kullanılıyorsa kökler Choi kalemlerine yerleştirilerek her uygulamada kanallar açılarak aynı anda kökler ekilir.